SON Mühür TV’de yayınlanan, deneyimli sunucu ve gazeteci Ayşegül Koç’un hazırlayıp sunduğu Gün Başlıyor programına, Ege Sivil Toplum Birliği Sözcüsü ve Konyalılar Dernekler Birliği Federasyonu Başkanı Mehmet Aydoğan konuk oldu. Aydoğan, partilerin demokrasi anlayışını eleştirerek, sivil toplum örgütleri için oluşturdukları sistemi anlattı. Sendikaların, federasyonların ve vakıfların geçmişinin 1990’lı yıllara dayandığını belirten Ege Sivil Toplum Birliği (ESTOB) Sözcüsü ve Konyalılar Dernekleri Birliği Konfederasyonu (KONFED) Başkanı Mehmet Aydoğan, kurdukları gönül birlikteliğinin eskiden yasalar tarafından müsaade edilmediğini dile getirdi. Hemşehri dernekleriyle, engelli derneklerinin çeşitli amaçlarla kurulduğunu açıklayan Başkan Aydoğan, sürekli olarak farklı sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya gelip, etkinlikler yapıldığını aktardı. Başkan Aydoğan, “Kentimiz İzmir’in olsun, ülkenin genel sorunları, sıkıntıları olsun dile getirdiğimiz bir birlikteliğimiz her zaman vardı. Birleşmede yasa müsait olmayınca, bir platform önerisi sunduk. Dönemin İzmir Milletvekili Nükhet Hotar’a, tüm milletvekillerini temsilen dosyamızı, başbakana götürdü. Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a, İzmir sivil toplum örgütleri olarak bir birifing vermiştik. Nükhet Hanım’la toplantımızın ardından, 22 bakanın imzasıyla sunduğumuz platform önerisi, yasaya girdi. Farklı amaçlarla bir araya gelmiş STK’lerin, bir araya gelmesiyle ilgiliydi” ifadelerini kullandı. “İşin tekniğini bilen biri olmalı” Farklı amaçlarla kurulmuş STK’lerin, çok eskiye dayandığını ifade eden Başkan Aydoğan, İzmir’de birleşme çalışmalarının önceden de var olduğunu anlattı. ESTOB’un, önceden Karadenizliler Konfederasyonu Başkanı Hızır Murtezaoğlu’nda olduğunu söyleyen Başkan Aydoğan, “Yüzlerce STK bize bağlı, bu birlikteliği hızlandıralım dedik. Hızır Murtezaoğlu, yoğunluktan dolayı ESTOB’u kapatacağım dedi. Hazır kurulmuş bir derneğimiz var, bunu ilerletelim istedik. Hepimizin farklı özellikleri var, tecrübeyle, deneyimle biliyoruz. Ama tekniğini bilen biri olmalı. Bülent Korkmaz bu teknikten anlayan biri. Hemen ESTOB’u sıfırdan yaratarak ekibi yeniledik. Zaman kaybetmemek için tüzük çalışmalarını yaparak bir araya geldik” şeklinde konuştu. “Partilerin içinde demokrasi yok” Partilerin, meclis üyesi, milletvekili ve belediye başkanı adayı seçiminde, merkezden gelen listeyle karar verilmesine tepki gösteren Başkan Aydoğan, tepeden atamaların yanlış olduğunu vurguladı. Başkan Aydoğan, “Ankara’da oturuyorsun, Karabağlar’daki, Dikili’deki meclis üyesini nasıl tanıyabilirsin ki? Biri öneriyor, kararını veriyorsun. Yukarıya ki yakınsa, kim daha çok para veriyorsa kontenjanları dolduruyor” diyerek, bu duruma tepki gösterdi. “20 yıl önce CHP’ye özenirdik” Geçmişte sağ kökenli Anavatan Partisi’nden aday olduğunu dile getiren Başkan Aydoğan, 20 sene önce CHP’nin, adaylıklar için ön seçim çalışmalarına imrendiklerini açıkladı. Başkan Aydoğan, “İzmir Fuar’ının hollerinde yapılırdı bu ön seçimler, sandıklar kurulurdu. İzmir bulgur kazanı gibi kaynardı. Ben o zaman ANAP Konak Belediye Başkan adayıydım. CHP, müthiş bir ön seçim çalışmasıyla dinamizmle, herkesle muhatap olmak zorundaydı. 10 binlerce üyem olduğu için güveniyordum kendime, hayıflanırdım. 20 sene sonra CHP’nin de diğer partilerden farkı kalmadı. Karabağlar Meclis Başkanvekili olarak üzülüyorum. Çıkan aklı selim arkadaşlar bunu eleştirdi. 20 sene önce bizim demokratik bir sistemimiz vardı. Genel başkanın kontenjanı olur onlar ayrı mesele. Tamamen listenin Ankara’dan gelmesini yanlış buluyorum” dedi. “Partilerin antidemokratiklerini gördük ve yeni sistem geliştirdik” Partilerin, aday seçimlerinde var olan durumu antidemokratik olarak adlandıran Başkan Aydoğan, bu eleştirileri, kendilerine almamak için yeni bir sistem geliştirdiklerini açıkladı. Başkan seçildikten sonra koltuğa oturarak, “Ben buranın başkanıyım, ben buranın ilelebet kralıyım” diyemez sözlerini aktaran Başkan Aydoğan, “Biz tecrübelerimize dayanarak demokratik sistem getirdik. 15 kişilik as başkanlar meclisimiz var. Mutlaka temsil edecek bir başkan olması lazım. İki ayda bir dönem sözcüsü as başkanlar değişecek. Önce öyle uygun gördük. Arkadaşlarımız buna karar verdi. İlk dönem sözcüsü beni seçtiler, herkese teşekkür ederim. İki ay sonra görevimizi divandaki iki arkadaşımız divan bitsin as başkanlar arasında kuruluşu en eski olandan başlamak üzere sistem kurduk. Ben benden sonrakileri tayin etmiyorum. Siyasiler gibi hataya düşmemek için, günlerimizi gecelerimizi verdik” ifadelerini aktardı. “Ben yok biz varız, hepimiz aynı seviyede başkanız” Siyasileri sürekli eleştirdiklerini belirten Başkan Aydoğan, seçim vakti geldiğinde hepsinin, kadın kontenjanından bahsettiklerini, fakat icraate geçmediklerini söyledi. Başkan Aydoğan, ikinci merkez kararı oluşturduklarını, bu şekilde bunu çözüme kavuşturduklarından bahsetti. Başkan Aydoğan, “Biz siyasileri hep eleştiriyoruz. Seçime geldiği vakit hepsi konuşurlar. Yüzde 40 kadın kontenjanı olmalı diye. Biz buna da örnek olma amacıyla, her federasyonun ikinci merkez kararı önereceği kadın olması kararını aldık. As başkanlar kadar kadın ikinci merkez kararı oluşturduk. Ayşegül İnceoğlu arkadaşımızla Konyalılar federasyonu olarak girdik. 13 maddelik kurallarımız var. Onların altına imza atıyorlar. Herkesin savcılık temiz kâğıdı getirmeleri gerekiyor. Öyle sıradan bir araya geldik meselesi yok. Birçok arkadaşlarımız sırada bekliyor. Başlar başlamaz uluslararası çalışmalara devam ettik. Kosova’da Balkan Kadın Dernekleri, onlar müracaatını yaptılar. As başkanlar kuruluna getirdik. Biz Balkanlarda toplantılara zor katılacağımız için, Türkiye’den bir temsilcimizi yazdık, Sultan Tatlı, onlara hitaben ilk toplantıya katıldı. Burada ben yok biz varız. Hepimiz aynı seviyede başkanız” diye konuştu.